Ebu Hacer el Hadrami, şiirleri ve söylediği marşlarla Ortadoğu’da ve çatışma bölgelerinde tanınırlık elde eden Yemenli cihat yanlısı isim.
1986 yılında, Yemen’in kuzeydoğusunda Arap aşiretlerin tarihi merkezlerinden olarak bilinen Hadramut (Hadramevt) ilinde dünyaya geldi.

İlk eğitimini ailesinden ve bölgedeki medreselerden alan Hadrami, küçük yaşta Kur’an okumayı öğrendi. Ardından yine çocukluk yıllarında hafızlığını tamamladı, Kur’an okuma eğitimi vermeye başladı.
Çocukluk yıllarında şiire merak sardı. Çocukluğunun geçtiği bölgede Arap aşiretlerin sosyal ve kültürel ortamı hakimdi, bu sebeple Arapların gerçekleştirdiği şiir toplantıları yaygındı. Katıldığı bu toplantılarda şairlere ilgi duyan Hadrami, kendisi de şiir yazmak istedi. İlerleyen yıllarda “Şiirler yazarak İslam’ı, Müslümanları, mücahitleri müdafaa etmek istiyordum” ifadelerini kullanacaktı.

Bu istek ve hevesle beraber, Arapça öğretmenlerinden birine giderek nasıl şair olabileceğini sordu. Arapça öğretmeni, kendisini çokça şiir okumaya ve dinlemeye yönlendirdi. Zaman içerisinde amatör olarak başladığı şiir serüveninde yaşı ilerledikçe kalemi güçlendi.
Hadrami 14-15 yaşlarına geldiğinde, Ortadoğu’da savaş çanları bu kez farklı bir şekilde çalmaya başlayacaktı. ABD’nin ilan ettiği “teröre karşı savaş”, bunun öncesinde ABD’nin İslam dünyasındaki varlığına karşı duyulan rahatsızlık ve diğer olaylar, bölgeyi yeni bir sürecin beklediğine işaret ediyordu. ABD’nin Suudi Arabistan topraklarına asker sokmasını, Afrika, Yemen ve diğer bölgelerde yaşanan saldırılar takip etmişti. Filistin’de uzun süredir yaşananlar ve devam eden İntifada da bölgeyi etkilemekteydi.

Ebu Hacer el Hadrami, böyle bir siyasi-askeri atmosferde, ABD’ye karşı verilen savaşa daha yakından ilgi duymaya başladı. Özellikle Yemen’deki El Kaide faaliyetleri ve El Kaide lideri Usame bin Ladin ilgisini çekmekteydi.
2001 yılında ABD Afganistan’ı işgal ettiğinde artan ilgisi, 2003 yılında Irak’ın da işgal edilmesiyle daha farklı bir noktaya evrilecekti. Irak, Arap Yarımadası’na daha yakın olduğundan ve Irak’ta yaşananlar medyaya daha fazla yansıyor, Ebu Hacer el Hadrami de Irak’ı daha yakından takip ediyordu. Bu dönemde, ABD işgallerine karşı süren direnişi öven şiir ve marşlar yazdı ve söyledi.

2005 yılında Danimarka’da çizilen Hz. Muhammed karikatürleri, Ebu Hacer’in de dikkatini çekmişti. Ebu Hacer, memleketi olan Hadramut’ta Danimarka’yı protesto için düzenlenen eylemlerde yer aldı, çeşitli şiir ve marşlar kaleme aldı. 2006 yılına gelindiğinde, Irak’taki El Kaide yapılanmasının lideri olan Ebu Musab ez Zerkavi’nin öldürülmesi, Ebu Hacer’i derinden etkileyecekti.
Ebu Musab’ın ölümünün ardından Irak’a giderek devam eden direnişe katılmaya karar verdi. Önce Hindistan’a, buradan da Suriye’ye giderek Irak’a geçecekti. Ancak Irak’a girmeyi başaramadı ve Suriye’deki sınır hattında Beşar Esed rejimi birliklerince alıkonuldu. Başkent Şam’da hapsedildi.

Şam’da geçirdiği cezaevi süreci sonrasında Yemen hükümetine iade edilerek hapis hayatına burada devam etti. Cezaevi yıllarında da yazdığı-söylediği şiirler ve marşlarla adını duyurdu. Özellikle aynı cezaevinde tutulan El Kaide mahkumlarıyla yakınlık kurdu.
2011 yılında arkadaşı olan diğer mahkumlarla beraber, yaşanan siyasi krizlerden de istifade ederek bir kaçış planı yaptı. Tünel kazarak cezaevinden kaçan mahkumlar, Yemen’in Şebva iline giderek buradaki cihat yanlısı gruplara katıldı.
El Kaide bünyesine katıldıktan sonra birçok çatışmaya dahil olan Ebu Hacer, grubun medya yapılanmasında da ciddi bir role sahipti. Burada özellikle söylediği marşlar sıkça kullanılıyordu. Bu yıllarda, El Kaide liderlerinden Nasır el Vuhayşi kendisini ve karakterini ciddi şekilde etkileyecekti.

2015 yılının Haziran ayında Vuhayşi’nin ABD insansız hava araçlarıyla vurularak öldürülmesi Ebu Hacer’i etkileyen olaylardan biri olurken, kendisi de kısa bir süre sonra aynı şekilde hedef alındı.
Ebu Hacer el Hadrami, 10 Temmuz 2015 tarihinde Yemen’in Mukalla şehrinde, ABD insansız hava araçları tarafından düzenlenen bir saldırıda hayatını kaybetti. İlerleyen süreçte aracına bir casus tarafından çip konulduğu ve bu sayede takip edilerek vurulduğu ortaya çıkacaktı.