Suriye’de Esed rejimine karşı devam eden savaşın en etkin aktörlerinden Tahrir el Şam Heyeti (HTŞ) kendileri hakkında “terör örgütü” ifadesinin kullanılması nedeniyle Türkiye’ye tepki gösterdi.
Türkiye Cumhuriyeti Milli Savunma Bakanlığı’nın Twitter hesabı üzerinden 24 Şubat tarihinde yaptığı açıklamada, “Hatay Reyhanlı’daki hudut kartallarımız, yasa dışı yollarla Suriye’den ülkemize girmeye çalışan 9 kişiyi yakaladı. Yapılan incelemede, yakalanan şahıslardan ikisinin terör örgütü HTŞ mensubu olduğu tespit edildi. Şahıslar Reyhanlı İlçe Emniyet Müdürlüğüne teslim edildi.” ifadeleri yer aldı.
Savunma Bakanlığı’nın bu açıklamasından bir gün sonra HTŞ’nin ‘Medya İlişkileri Ofisi’ tarafından yapılan bir açıklamada şu ifadeler yer aldı:
“Türkiye Savunma Bakanlığı’nın açıklaması hakkında
Türkiye Savunma Bakanlığı dün (Çarşamba), Türk topraklarına yasadışı şekilde girmeye çalışan 9 kişinin tutuklandığına dair iddiayı yayınladı. Bunların ikisinin “terörist” Tahrir el Şam’dan olduğu belirtildi.
Bu haberi tamamıyla yalanlıyoruz. Tutuklanan kişilerin kim olduğunu bilmiyoruz ve onlarla bir bağlantımız yok. Ve Türkiye Savunma Bakanlığı’nın, özgürleştirilmiş bölgelerde Suriye halkının büyük bir kısmının emniyetini ve güvenliği sağlayan Sünni bir varlığa karşı bu dilini kınıyoruz.
Belirtiyoruz ki Tahrir el Şam Heyeti bağımsız bir gruptur ve Suriye devrimini korumak, özgürleştirilmiş bölgeleri Rusya, İran ve diğer mezhepçi milislerin saldırılarından koruma konusunda temel bir parçadır.
Tahrir el Şam Heyeti Medya İlişkileri Ofisi”
Ancak Türkiye, HTŞ için “terör örgütü” ifadesini ilk kez kullanmıyor. Zira, Ağustos 2018 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan güncellemeye göre HTŞ, Türkiye için zaten bir “terör örgütü”.
Nitekim Türkiye’de uzunca bir süredir HTŞ’ye yönelik gerçekleştirildiği açıklanan operasyonlar gerçekleştirilmekte, grupla bağlantısı olduğu öne sürülen birçok kişi gözaltına alınmakta ve tutuklanmakta. HTŞ’nin böyle bir açıklamayı neden geçtiğimiz yıllarda değil de ilk kez dün yapmış olmasının birkaç farklı nedeni olabilir. Bunların en başında ise grubun Suriye’deki çalışmalarını meşru sayılan bir düzleme oturtma çabası geliyor.
İdlib’in tamamına yakınını kontrolü altında tutan HTŞ’nin bölgedeki askeri hareketliliği de koordine ettiği biliniyor.
29/08/2018 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan ilgili kısımda isim güncellemesine gidildiği görülüyor.
