ABD’nin 2001 yılında başlattığı Afganistan işgali, Taliban’ın iktidardan indirilmesi, ABD’nin kendi desteklediği yönetimi başa getirmesi, bu yönetime bağlı bir askeri güç kurması ve sürekli olarak destek sağlaması, Taliban’ı askeri anlamda inovasyona yönelmesine neden olmuştur.
ABD ordusu, Afganistan işgalinin ilk yıllarında verdiği zayiatlar, plansızca hareket etmeler, bilinmeyen bölgelere yapılan tehlikeli operasyonlar gibi nedenlerden dolayı oldukça fazla zayiat vermiştir. Zayiatları azaltmak adına yoğun hava saldırıları gerçekleştiren ABD ordu güçleri, gelecek yıllar içerisinde edindiği tecrübeleri yavaş yavaş sahaya aktarmaya başladı. Bu esnada Taliban’a bağlı silahlı güçler de kendilerini geliştirme sürecine ve farklı, daha sofistike saldırı türleri arayışları içerisine girmişlerdi.
Şüphesiz Taliban’ın en etkin olduğu saldırı türlerinin başında, bomba yüklü araç saldırıları ile el yapımı patlayıcıların olduğu sadırı çeşitleri geliyordu. Özellikle işgalin ilk anlarında birçok kent merkezinden geri çekilen Taliban, sonraki süreç içerisinde bölgedeki farklı müttefiklerinden öğrendiği teknikleri sahada uygulamaya başladı. Bu tekniklerin başında ise bomba yüklü kamyonlarla gerçekleştirilen saldırılar geliyordu. Bu saldırılarda ilk dönemlerde ABD ve diğer yabancı ülkelerin askeri konvoyları doğrudan hedef alındı.
Ancak sonraki süreçte ABD ve öncülüğündeki yabancı güçler, farklı güvenlik protokolleri izleyerek Taliban’ın bomba yüklü araç saldırılarına karşı savunma mekanizmaları geliştirdiler. Ancak bugün halen ABD’nin Taliban tarafından üretilen el yapımı patlayıcılara karşı net bir çözüm üretemediği biliniyor.
ABD’nin Afganistan’dan çekilme sürecini başlattığı 2020 yılında ise Afganistan sahasında Taliban tarafından kullanılan farklı silah türleri ortaya çıkmaya başladı. Bu silah türlerinden bazılarının Suriye sahasındakilerle benzerlik taşıdığı oldukça dikkat çekici bir detay.
Doğrulanması halinde, Suriye ve Irak’ta etkin olarak kullanılan “Fil Füzesi” olarak da nitelendirilen bu silah türü, üçüncü bir bölge olarak ilk kez Afganistan’da kullanılmış olacak. Nitekim, görüntüler detaylı olarak incelendiğinde bu silah türünün Afganistan’da kullanıldığı anlaşılıyor.
1 nolu görüntüde Taliban savaşçısının kendi boyu uzunluğunda bir füzeyle poz verdiği görülüyor. Füzenin boyunun 160-170 santim tahmini yürütülebilir. Oldukça basit bir düzenekle hazırlanmış füzenin gövdesini, sanayi tüpü veya geniş çaplı bir boru beslemeli olduğu görülüyor. Yine kuyruğuna eklemeler yapılmış füzenin aslen Katyuşa türü olduğu anlaşılıyor.
2 nolu fotonun da Afganistan’da Taliban’a ait bir füze üretim merkezinden olduğu ifade ediliyor.
3 nolu fotoda ise daha küçük tip füzelerin kullanıldığı görülüyor. Bu füzeler ise yüksek bir ihtimalle 107 mm Katyuşa füzesi. Füzelerin üzerine giydirilen tüp bezeri materyaller ile, patlamanın şiddetini artırmak için fazladan besleme yapıldığı anlaşılıyor. Yine bu fotoğrafda füzelerin fırlatılmasında kullanılan rampanın da görüntüsü mevcut. Rampanın tam olarak kapalı olmaması ve kısa bırakılması, bu silahların yakın mesafeler için kullanıldığını akla getiriyor.
Afganistan’dan aktarılan 4 nolu fotoda ise açık bir şekilde füzenin alt kısmındaki Katyuşa füzesi ve sonradan eklenmiş kuyruk görülebiliyor. Füzenin, fırlatma rampası olarak kullanılan düzenek üzerinde hazır şekilde olduğunu da eklemek gerekli.
Aşağıdaki fotoğrafların ise, Kabil yönetimine bağlı askeri güçlerin, başkent Kabil’in hemen güneyindeki Logar ilinde gerçekleştirdiği bir operasyonda çekildiği ifade ediliyor. Taliban kaynakları bu görüntülerin propaganda amaçlı olarak kullanıldığını, kendileriyle ilgili olmadığını ifade etmiş olsa da, Kabil yönetimi tarafından servis edilen görüntülerde orta çapta havan mermisi üretimi yapıldığı görülüyor.
Yine Taliban’ın kendi ürettiği ve Afganistan’da uzun süredir kullanılan bir diğer suikast silahı da “yapışkan bombalar” veya “mıknatıslı patlayıcı” olarak bilinen, hedef alınacak kişileri araçlarının altına yapıştırılan patlayıcılardır. (Foto: 5)
5 ve 6 nolu fotolarda görülen bu patlayıcı, üzerindeki mıknatıslar vasıtasıyla hedef alınacak kişinin aracının altına yapıştırılarak, uzaktan infilak ettirilmekte. Bu saldırı tipi, Taliban tarafından uzun bir süredir kent merkezlerinde Kabil yönetimine bağlı siyasi ve askeri isimlerin hedef alınmasında kullanılmıştır.
Aşağıdaki görüntülerde başta başkent Kabil olmak üzere Afganistan’da gerçekleştirilen “mıknatıslı bomba” saldırılarında hedef alan araçlar görülüyor.
Sonuç olarak; ABD’nin de askeri anlamda kaybettiği bir bölge olan Afganistan’dan çekilmeye başlamasıyla birlikte Taliban’ın Kabil yönetimine bağlı güvenlik güçlerine yönelik saldırılarında ciddi bir artış yaşandığı görülüyor.
Saldırıların artış göstermesinin yanında Taliban’ın farklı silah türlerine yönelmiş olması da ayrıca, daha detaylı bir şekilde analiz edilmesi gereken bir konudur.