Avusturya’nın başkenti Viyana’da gerçekleştirilen silahlı saldırıyı IŞİD üstlendi.
2 Kasım gecesi Viyana’nın merkezinde meydana gelen silahlı saldırıda uzun namlulu bir silahla etrafa ateş açan saldırdan 2’si kadın 2’si erkek olmak üzere 4 kişiyi öldürmüş, ardından polisle girdiği çatışmada kendisi de ölmüştü.
Saldırının üzerinden bir güne yarın bir süre geçtikten sonra örgüte bağlı Amak Ajansı üzerinden yapılan açıklamada, saldırının kendilerine bağlı bir kişi tarafından gerçekleştirildiği ifade edilip, sorumluluk üstlenildi.
Viyana’daki olayın yaşandığı anlarda “Dujanada” isimli bir Instagram hesabından saldırgana ait olduğu öne sürülen bir görüntü paylaşıldı. -Sonrasında bu profilden paylaşılan fotoğrafın saldırgana ait olduğu anlaşıldı-
IŞİD’e bağlı ajans üzerinden yapılan açıklamada, “Ebu Dücane el Elbani” künyeli, Arnavut kökenli olduğu anlaşılan örgüt üyesinin Viyana saldırısını gerçekleştirdiği ve saldırıda “30 Haçlının” öldüğü veya yaralandığı öne sürüldü.
IŞİD’e bağlı ajans ilk açıklamanın üzerinden kısa bir süre geçtikten sonra “Ebu Dücane el Elbani” isimli örgüt üyesine ait olduğu belirtilen bir bağlılık yemini videosu yayınladı.
Saldırgana ait olduğu ifade edilen videoda konuşan kişi IŞİD’in mevcut lideri Ebu İbrahim el Haşimi el Kureyşi’ye bağlılık yemini (beyat) ediyor.
Avusturya İçişleri Bakanı Karl Nehemmer tarafından olay gecesi yapılan açıklamada, saldırganın “IŞİD sempatizanı” olduğu ve saldırganla ilgili yoğun soruşturmanın devam ettiği bilgisini paylaşmıştı. IŞİD’in Avrupa’nın farklı ülkelerinde uyuyan hücrelerinin veya sempatizanlarının olduğu biliniyor. Bu sebepten dolayı Fransa başta olmak üzere birçok Avrupa ülkesi bu tip saldırılara karşı alacakları tedbirler kapsamında birçok sınır dışı uygulaması gerçekleştirebilir.
Yine bu saldırıyla Avusturya’daki iç güvenlik ve istihbarat zafiyetleri yeniden gündeme gelecek ve ülke içinde tartışmalara neden olmakla birlikte emniyet güçlerinin yeni güvenlik önlemleri alması sağlanacaktır. Ancak bu tip saldırılarla ilgili olarak alınan en üst düzey önlemlerin istihbari anlamda sağlandığı biliniyor.
Sonuç olarak Fransa başta olmak üzere birçok Avrupa ülkesindeki İslam ve Müslüman karşıtı tutumun devam ediyor olması, bu tip saldırılar için tetikleyici bir saik olmayı sürdürecektir.
Dün Avusturya’nın başkenti Viyana’da olduğu gibi Batı ülkelerinde gelecek dönemde de gerçekleştirilmesi muhtemel saldırıların IŞİD tarafından üstlenilmesi bu saldırıların faillerinin “Ne kadar IŞİD’li” olduğu sorusunu da akla getiriyor. Çünkü bu tip saldırıları gerçekleştiren kişilerin örgütle doğrudan, organik bir bağının olması ihtimalinin yanında, birtakım duygusal dinamiklerle hareket ederek örgütle sonradan temasa geçmiş ve tek organik bağının ise çektiği fotoğraf ve videolardan ibaret olması da mümkün.